Doğaseverler için unutulmaz bir deneyim sunan Fethiye Ölüdeniz kristal sularıyla ünlüdür. Ölüdeniz’den Toros Dağları’nın büyüleyici manzaralarına uzanan rota, saklı bir cenneti keşfetme imkanı veriyor. Her adımda Akdeniz’in maviliklerinden, yemyeşil ormanların derinliklerine doğru ilerlerken, doğanın muhteşem güzellikleriyle karşılaşma fırsatı bulacaksınız.
Fethiye Ölüdeniz, Saklıkent’e Doğa Yürüyüşü
Fethiye Ölüdeniz yolu üzerinden başlayıp, Saklıkent’e uzanan bu doğa yürüyüşü rotası, doğanın sunduğu eşsiz güzellikleri keşfetmek ve macera dolu bir gün geçirmek isteyenler için idealdir.
Yolculuk, Fethiye’nin dünyaca ünlü plajı Ölüdeniz’den başlar. Ölüdeniz, sakin suları ve doğal güzellikleri ile hem yüzme hem de doğa yürüyüşü için mükemmel bir başlangıç noktasıdır. Sabahın erken saatlerinde başlayan yürüyüş, gün boyunca süren bir maceraya kapı aralar.
Ölüdeniz’den yola çıkıldıktan sonra, rota antik Likya Yolu’na doğru devam eder. Bu tarihi yol, antik Likya uygarlığının kalıntıları arasından geçer. Böylece yürüyüşçülere hem tarih hem de doğa ile iç içe bir deneyim sunar. Likya Yolu, dünyanın en iyi uzun mesafe yürüyüş rotalarından biridir. Bu yolculuk sırasında Akdeniz’in muhteşem manzaralarına tanık olacaksınız.
Yaklaşık 18 km uzunluğunda ve 300 metre derinliğinde olan Saklıkent Kanyonu, Türkiye’nin en büyük kanyonlarından biridir. Yolculuğun bu aşamasında, kanyonun serin sularında yürüyüş yaparak, doğanın muazzam gücüne tanık olacaksınız. Saklıkent, sıcak yaz günlerinde bile serin kalabilen eşsiz bir güzelliğe sahiptir. Kanyon içerisindeki yürüyüş, zaman zaman suyun içinden geçmeyi gerektirir. Bu nedenle suya dayanıklı ayakkabılar ve rahat kıyafetler önerilmektedir.
Ölüdeniz ve Saklıkent Çevresindeki Kamp Yerleri
Fethiye Ölüdeniz’den Saklıkent’e giden keşif yolculuğunuzda, doğayla iç içe konaklamak isteyenler için birçok kamp yeri seçeneği bulunmaktadır.
Ölüdeniz, berrak denizi ve muhteşem doğasıyla ünlü bir tatil beldesi olmasının yanı sıra, çevresindeki kamp alanlarıyla da doğaseverlerin ilgisini çeker. Ayrıca denize yakın konumda ve ormanlık alanlar içinde birçok kamp yeri bulunmaktadır.
Saklıkent Kanyonu serin ve temiz havası, özellikle yaz aylarında bölgeyi kamp yapmak için idealdir. Ayrıca kanyon yakınlarında bulunan kamp alanları, doğa ile baş başa kalabileceğiniz, sakin ve huzurlu bir ortam sunar.
Yazın serin sularına doğrudan ulaşma ve doğanın gücünü hissetme fırsatı veren bu rotayı keşfetmek harika olmalı. Ancak ben daha çok tarihi mekanları gezmeyi tercih ederim. Bu rota üzerinde daha fazla tarihî detay olmasını isterdim. Keşif yolculuğu yaparken tarihî dokunuşlar da ilgimi çekerdi. Sizce bu rotaya tarihi bir mekan eklemek mümkün müdür?